Samsun
Karadeniz Bölgesinde yer alan Samsun, doğal tarihi ve kültürel zenginlikleri, deniz, kara, hava, demiryolu ulaşım olanakları ile bölgenin turizm potansiyeli en yüksek kentlerinden biridir. Anadolu’nun savunulmasını planlamak amacı ile Atatürk’ün 19 Mayıs, 1919′da gelmesi ile Samsun, Türk İstiklal Savaşı’nın başladığı yer olma özelliği ile önemini her zaman korumuştur. Samsun İlinin ekonomik yapısını oluşturan sektörlerin başında tarım sektörü gelmekle birlikte sanayi, hayvancılık ve turizm de önemli bir yer işgal etmektedir. İl ekonomisinde büyük etkisi olan tarımsal ürünler; buğday, tütün, mısır, ayçiçeği, şeker pancarı, fındık, çeltik ve sebzedir. Geniş potansiyelli limanı ile ithalat ve ihracat yapılabilmektedir. İlimiz limanından konsantre bakır, kuru gıda maddesi, yaş sebze ve meyva, polipropilen çuval başlıca ihraç ürünleri olmuştur.
Tarih
Samsun M.Ö.750-760 yılları arasında İon şehir devletlerinden Miletoslular (Millet) tarafından Amisos adı ile kurulmuş küçük bir yerleşim merkezi idi. Samsun, daha sonra Pers, Makedonya, Pontus, Roma, Bizans, Danişment, Selçuklu ve Osmanlı hakimiyetinde kalmıştır.
Samsun Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919′da milli mücadeleyi başlatmak üzere ilk adımı attığı yer olarak tarihimizdeki önemli yerini almıştır.
Coğrafya
Samsun İli genelde pek yüksek olmayan plato ve dağlardan oluşan topografik yapı göstermektedir. İlde, Canik, Çangal Akdağ, Kunduz, Bunyan, Sırçalı, Yurt Dağları ile Bafra, Çarşamba, Samsun Ovaları yer almaktadır. İlde bulunan akarsular, Kızılırmak, Yeşilırmak, Ters Akan, Mert Irmağı, Terme Çayı, Karaboğaz Deresi, Kürtün Çayı, Abdal Deresidir. Karaboğaz, Balık, Liman, Dutdibi, Uzun, Hayırlı, İnce, Çernek, Tombul, Simenlik, Ladik ve Akgöl de ilin göllerini oluşturmaktadır.
Samsun İli doğal bitki örtüsü açısından zengindir. Kızılırmak sulak alanı; eko sistemi biyolojik çeşitlilik açısından son derece zengindir. Deltada 312 kuş türü tespit edilmiştir. Kuş varlığı açısından uluslararası ornitolojik öneme sahiptir.Samsun İli kıyı kesiminde tipik Karadeniz iklimi hakimdir. Ancak iç kesimlere gidildikçe karasal iklimin etkileri görülmeye başlanır. Samsun ‘da yağış Doğu Karadeniz’e göre az, sıcaklık ise yüksektir. Kıyı kesiminde kışlar ılık, ilkbahar sisli ve serin, yaz mevsimi ise kuraktır. Yağışlar genelde yağmur şeklindedir.Samsun ilinin ilçeleri; Alaçam, Asarcık, Ayvacık, Bafra, Çarşamba, Havza, Kavak, Ladik, Ondokuzmayıs, Salıpazarı, Tekkeköy, Terme, Vezirköprü ve Yakakent’tir.
Alaçam: Samsun’un 78 km batısında bir sahil kasabasıdır. İlçenin Geyikkoşan sahili, temiz kumsalı, çınar, kavak ve taflan ağaçlarından oluşan koruluğu ile denize girmek için idealdir.
Asarcık: İl merkezine 44 km. güneyinde yer alır.
İlçede bulunan Gökgöl Cami (1180) ahşap cami mimarisi tarzına güzel bir örnek teşkil etmektedir.
Bafra: İl merkezine uzaklığı 51 km.dir. İlçedeki kaya mezarları, camiler, hamamlar ve çeşmeler görülmeye değer eserleridir.
Çarşamba: İl merkezine uzaklığı 37 km.dir. İlçede ilk Tunç çağı yerleşmeleri olan Tepecik, Kilise Tepe, Tünbü Tepe höyükleri tespit edilmiştir. 1206 yılında yapılan Göğceli Cami Anadolu ahşap mimarisinin en güzel örneklerinden birini oluşturmaktadır. Caminin en önemli özelliği hiç çivi kullanılmadan yapılmış olmasıdır.
Havza: İlçenin Samsun’a uzaklığı 86 km’ dir.İlçede termal turizm de önemli bir yere sahiptir. İlçede yapılan arkeolojik araştırmalar sonucu çok sayıda höyük ve tümülüs saptanmıştır.
Ladik: İlçenin Samsun’a uzaklığı 82 km.dir.İlçe merkezine 10 km. uzaklıktaki Hamamayağı (Ladik) kaplıcasının suyu Türkiye’deki birinci dereceden önemli ve öncelikli kaplıca suyu olarak belirlenmiştir.
Ondokuzmayıs: İl merkezine 33 km uzaklıktadır. Nebyan ormanları ve çevresi doğal güzelliğinin yanı sıra ilçede yapılan yayla şenliklerine de mekan oluşturur. Bölgenin en temiz denizi ve kumu ilçenin Yörükler mevkiindeki sahilinde yer alır.
Vezirköprü: İl merkezine uzaklığı 116 km.dir. Fazıl Ahmet Paşa Camii ve Bedesteni ile Taşkale Camii ilçedeki önemli eserlerdendir.
Yakakent: İl merkezine uzaklığı 84 km. dir. İlçe doğal güzelliklerin zenginliği ile göze çarpar. Çam ormanları ile kaplı yeşil tepeler, masmavi sularla buluşur. Yakakent sahillerinde denize girmek için ideal doğal plajlar ormanla iç içe uzanmaktadır.
Örenyerleri
Dündartepe (Öksürüktepe) Ören Yeri: Samsun Merkez ilçenin 3 km. güneydoğusunda bulunan 15 m. yüksekliğindeki Höyükte, Kalkolitik, Eski Tunç ve Hitit çağlarına ilişkin üç kültür katı vardır. Höyüğün tepesindeki en son yerleşme Eski Tunç Çağı’na aittir. Höyüğün eteklerinde Hitit yerleşmesine rastlanmıştır. 1. kültür katında Kalkolitik döneme tarihlenen yapı kalıntıları, el yapımı seramik parçaları, pişmiş toprak ağırlıklar, çakmaktaşı bıçak vs. bulunmuştur. Höyüğün tepesinde ve eteklerindeki 2. kültür katı Eski Tunç Çağı’na tarihlenmektedir. Yangınla sona eren bu katta dörtgen planlı ev ve ocak, koyu gri renkli, içi kırmızı yada kahverengi kaplar, kemik eşyalar, pişmiş toprak ağırşaklar bulunmuştur. Höyüğün tepesi dışında eteklerinde Hitit dönemine tarihlenen 3. kültür katında üç yapı katı saptanmıştır. Birinci yapı katında taş temelli kerpiçten evler (M.Ö. 1500-1200), ikinci yapı katında taş temel kalıntıları (M.Ö.1500), üçüncü yapı katında çoğu boya astarlı, çarkta yapılmış ve iyi fırınlanmış seramik buluntuları, pişmiş toprak mühürler, hayvan heykelcikleri, kemik iğneler (M.Ö.1500’den önce) ele geçirilmiştir.
Tekkeköy Ören Yeri: Dündartepe’nin 14 km. güneydoğusunda Tekkeköy ilçesi sınırları içinde yer almaktadır. 1940’da yapılan arkeolojik kazı çalışmaları sonucunda Hitit ve Eski Tunç Çağı dönemlerine ait buluntular ele geçmiştir. Buluntular arasında çark yapımı, devetüyü, kırmızı renkli seramikler çoğunluktadır. Eski Tunç Çağı katında ise çok sayıda gömüt, el yapımı seramik buluntular, siyah zemin üzerine beyaz boyayla yapılmış geometrik desenlerle süslü, dişli, yivli, çizgi bezekli kaplar, kabartma insan yüzlü vazolar (antropomorf) gün ışığına çıkarılmıştır.
Doğal Sit Alanları
Simenit Gölleri: Terme tarafından denize akan bir çayın, arazinin çok düz olmasından dolayı denize dökülmeden önce geniş bir alana yayıldığı, iç içe göller oluşturduğu görülmektedir.
Hacı Osman Ormanı: İlimiz Çarşamba İlçesi Gelemen Çiftliği bitişiğinde yer alan Hacı Osman Ormanı, Orman İşletme Müdürlüğü Mülkiyetinde ve koruması altındadır. Orman alanı dişbudak, meşe, gürgen ve akçaağaç türlerinden oluşmaktadır.
Kızılırmak Deltası: Kızılırmak Deltası Türkiye’nin, Karadeniz sahilindeki doğal özelliklerini koruyabilmiş en büyük ve en önemli sulak alanıdır. Samsun ilinde, Kızılırmak Nehri’nin denize döküldüğü yerde, Bafra, Alaçam, 19 Mayıs ilçeleri sınırları içinde kalan alanın Samsun-Sinop Karayolu kuzeyinde kalan kısmıdır. Delta sulak alan ekosistemi biyolojik çeşitlilik açısından son derece zengindir. Flora ve fauna zenginliği, yapılan bilimsel çalışmalarla ortaya konmuştur. Özellikle kuş varlığı ve Kumullardaki bitki örtüsü ile sazlıklar deltanın canlılar için vazgeçilmezliğini sağlamaktadır.
Camiler, Türbeler, Kiliseler
Büyük Cami: Kale mahallesinde, Saathane Meydanı yakınında yer almaktadır. Batumlu Hacı Ali tarafından 1884′te yaptırılmıştır. Mermer mihrap ve ahşap minberi dikkati çekmektedir.
Yalı Cami: Buğday Pazarı semtinde, Gümrük ve İskele Caddesi üzerindedir. Mehmet Sadık Bin Abdullah tarafından 1312 yılında yaptırılmıştır. Tronoplu kubbesi, sekizgen bir kasnak üzerine oturmaktadır. Küçük ve dikdörtgen kaideli bir minaresi vardır.
Kurşunlu Cami: Pazar Mahallesi, 100. Yıl Bulvarı üzerinde yer almaktadır. Hicri 1340′da Molla Fahrettin tarafından yaptırılmıştır. Cami kare planlı olup, kesme taştan yapılmıştır. Sekizgen kasnağa oturan kubbeye giriş tonozlarla sağlanmıştır.
Hacı Hatun Camii: Kale Mahallesinde Saathane Mahallesi yakınındadır. 1694 yılında İbrahim kızı Hatice Hatun tarafından hayrat olarak yaptırılmıştır. Kesme taştan yapılmış olan cami kare planlı, tek kubbelidir.
Kale Camii: Kuyumcular çarşısındadır. 1314′de İlhanlı Valisi Emir Timurtaş Paşa adına yaptırılmıştır.
Pazar Camii: Pazar mahallesinde bulunmaktadır. 14. yüzyıl İlhanlı yapısı olan eser, 1819’da onarılmıştır. Cami dikdörtgen planlı olup, ahşap çatı ile örtülüdür.
Türbeler:
Samsun’da yer alan türbeler şunlardır: Şeyh Seyyid Kudbettin Türbesi, Kılıçdede Türbesi, Emir Mirzabey Türbesi, Hızırbey Türbesi ve Mustafabey Türbesi.
Kiliseler
Mather Dolarosa Kilisesi: Ulugazi Mahallesinde yer almaktadır. 1846 yılında yapılan bina, 1885 yılında kilise olarak kullanılmaya başlanmıştır. İbadete ve ziyarete açıktır.
İmaretler, Hamamlar
Havza İmareti: İmaret Mahallesi’ndedir. 1429’da Yörgüç Paşazade Mustafa Bey yaptırmıştır. 1938-1940 yılları arasında onartılıp Atatürk Kütüphanesi olarak halka açılmıştır. Kesme taştan yapı, düz çatılıdır. Doğuda biri ana mekâna, öbürü yan mekânlara açılan iki taç kapı vardır. İmaret, dikdörtgen planlı ana mekân, iki kapıyla bu mekâna bağlanan üç beşik tonozlu kare odadan oluşmaktadır.
Çifte Hamam: Samsun’da Kaneoğlu Mahallesi’ndedir. 17. yüzyıl ortalarına tarihlenen yapıyı Ayşe Sultan yaptırmıştır. Soyunmalık kubbeli olup, ortasında şadırvan bulunmaktadır. Soğukluk bölümü geniş bir kemerle kubbeli kare mekâna ayrılmıştır. Sıcaklık kare mekân ile haç planlı dört eyvandan oluşmaktadır.
Şifa Hamamı: Mehmet Paşa Mahallesi’nde, 17. yüzyıl sonlarında Köprülü Mehmet Paşa’nın kızı tarafından yaptırılmıştır. Ahşap, dikdörtgen planlı soyunmalık sonradan eklenmiştir. Şadırvanlı, kubbeli soğukluk ve iki halvet odacıklı kare planlı sıcaklık bölümü bulunmaktadır.
Kızgözü-Aslanağzı Kaplıcası: İmaret Mahallesi’ndedir. Büyük Hamam ya da Sadi Paşa Hamamı olarak da bilinir. Bizans yapısının yerine 1256’da Selçuklu Sultanı II. Mesud tarafından yaptırılmıştır. Soyunmalık, soğukluk ve sıcaklık bölümlerinden oluşan hamama basık kemerli küçük bir kapıdan girilir. İki katlı, kare planlı soyunmalık, ortası sekizgen aydınlık fenerli kubbeyle örtülüdür. Soyunma odacıkları üst kattadır. Soğukluk; ortada kubbeli kare mekân ile yanlarda beşik tonozlu iki dikdörtgen mekândan ve büyük bir havuzun yer aldığı sıcaklık; kubbeli kare mekânla eyvanlardan oluşur.
Küçük Hamam (Şifa Kaplıcası): 1429’da Amasya Emiri Mustafa Bey yaptırmıştır. Kare planlı soyunmalıktan bir hol ile sıcaklık bölümüne geçilir. Mermer kaplı sıcaklığın ortasında sekiz köşeli büyük bir havuz vardır. Sıcaklığın çevresinde setler ve mermer kurnalar vardır. Buradan küçük bir yapı ile oturma şekilleriyle çevrili halvete geçilir.
Hanlar, Bedestenler
Taşhan: Samsun’un Pazar Mahallesi, İskele Caddesi üzerindedir. 17. yüzyıl sonlarında inşa edilmiş olan yapı, iki katlı ve dikdörtgen planlıdır. Tuğla hatıllı taştan duvarları örülmüştür.
Fazıl Ahmed Paşa Bedesten ve Arastası: Vezirköprü ilçe merkezindedir. 17. yüzyılda yaptırılmıştır. Arasta bölümü bedestenin çevresinde gelişmiştir. Dört yandan basık kemerli kapılarla girilen bedesten, kare planlı dört kubbeyle örtülü bir yapıdır. Ana kubbeyi taşıyan tuğla kemerlerin ortada dayandığı bölümde, içeri girinti yapan kare mekân küçük kubbeyle örtülüdür. Yuvarlak kemerli kapılarla girilen arastanın kuzeyinde tonozlu dükkanlar yer alır. Bedestene bakan yüzdeki dükkanlar yer kazanmak amacıyla üçgen biçiminde yapılmıştır.
Anıtlar
Atatürk Anıtı: Avusturyalı heykeltıraş Heinrich Krippel’in yapıtı Hükümet Konağı yakınındaki parktadır. Tunç heykel 1932’de yerine konmuştur. Kaidenin yüzlerinde Atatürk’ün Samsun’a çıkış öyküsü betimlenmiştir. Asker giysili Atatürk, şaha kalkmış at üstündedir. Heykel kaideye, atın arka ayakları ve kuyruğuyla oturmaktadır.
İlk Adım Anıtı: Samsun Limanındaki taş anıt 1969’da açılmıştır. Dayanışmayı simgeleyen yapıt, mimar Seçkin Viter’in tasarımıdır. Ayrıca bir taş blok üstünde “1919 senesi Mayıs’ın 19. günü Samsun’a çıktım. Gazi Mustafa Kemal” yazılıdır.
Korunan Alanlar
Hacıosman Ormanı Tabiatı Koruma Alanı
Orta Karadeniz Bölgesinde Samsun ili Çarşamba ilçesi Çınarlı köyü sınırları içerisinde yer almaktadır.
Özellikleri: Avrupa çapında çok sınırlı bir yayılışa sahip ve hızla ortadan kalkma tehlikesiyle karşı karşıya bulunan eşsiz bir alüvyal orman ekosistemidir. Dişbudak (Fraxinus excelsior),meşe(Quercus hartwissiana), dişbudak yapraklı kant ceviz (Pterocarya fraxinifolia), kayacık(Ostrya calpigoliya),kayacılar(Ulmus glabra), doğu gürgeni (Carpinus orientalis), akçaağaç (Acer canpestre)önemli bitki türlerini oluşturmaktadır. Beslenme imkanlarının çok elverişli olması nedeniyle pek çok hayvan türünün barınmasına imkan sağlamaktadır. Köstebek, kaplumbağa ve gri balıkçıl gibi türler bulunmaktadır. Bu özelliklerinin korunması amacıyla sahanın 86 hektarlık bölümü 1987 yılında Tabiatı Koruma Alanı olarak ayrılmıştır.
Müzeler
Samsun Atatürk Müzesi: Renkli mermerlerden inşa edilen müze 1968 yılında kurulmuştur. Müzenin cephesi, havuz, heykel ve kabartma figürleri ile süslenmiştir. Müzede Atatürk’e ait eşyalar, silahlar, kitaplar ve fotoğraflar sergilenmektedir.
Arkeoloji ve Etnografya Müzesi: Atatürk müzesinin yanında bulunan Müze 1981 yılında açılmıştır. Samsun ve çevresinde ele geçen Kalkolitik, İlk Tunç, Hitit, Helenistik ve Roma dönemlerine ait eserler ile Müzeye intikal etmiş etnografik nitelikli eserler sergilenmektedir.
Plajlar
Yakakent ve Çam Gölü: Samsun İl merkezinin 84 km batısında bulunan Yakakent ve Yakakent’in 7 km batısında yer alan Çam Gölü mevkii doğal plajları, temiz denizi ve çam ağaçlarıyla kaplı tepeleriyle eşsiz bir doğal güzelliğe sahiptir.
Alaçam Geyikkoşan Sahili: Samsun’un 78 km batısında bulunan Alaçam ilçesinin sahil kesimidir. Geniş kumsalları olan doğal plajlar mevcuttur.
Bafra Sahilleri: Samsun’a 51 km uzaklıkta olan ilçenin sahilleri de geniş kumsallarla kaplı doğal plajlara sahiptir.
Tekkeköy: Samsun’un doğusunda yer alan Tekkeköy, Çarşamba ve Terme ilçeleri sahilleri de geniş kumsallara sahip doğal plajlarla doludur. Bu sahil bandı üzerinde de yazlık konutlar, plajlar, lokantalar mevcuttur.
Kaplıcalar
Havza Kaplıcaları: Havza ilçe merkezinin içinde yer alan kaplıca merkezi Amasya-Samsun yolunun 1 km batısında kalmaktadır. Kaplıcalar mevkiinde üçü tarihi ikisi 1986 yılından sonra yapılmış beş hamam bulunmaktadır. Hamamların dışında kaplıcalar mevkiinde özel banyolar, oteller, moteller ve pansiyonlar mevcuttur. Kaplıca suyu; romatizmal hastalıklar, kadın hastalıkları, sinirsel hastalıklar, eklem hastalıkları ve kireçlenme gibi hastalıkların tedavisinde olumlu etkiyi yapmaktadır. Havza kaplıcaları Turizm Bakanlığı tarafından Termal Turizm Merkezi ilan edilmiştir.
Sportif Etkinlikler
Doğa Yürüyüşü: Doğa yürüyüşü için Ladik Akdağ ve Ladik Yaylaları, Baraj Gölleri çevresi, Yakakent orman tesisleri, Tekkeköy Hacı Osman ormanı, Vezirköprü Kunduz ormanı ve yaylaları, Kocadağ öncelikle sayılabilir.
Su Sporları: Uzun sahil bandı iki büyük akarsu ve bu akarsular üzerindeki 4 baraj gölü ile, birçok doğal göle sahip olan Samsun, su sporları ile ilgili büyük bir potansiyel taşımaktadır.
Olta Balıkçılığı: İlin sahip olduğu uzun deniz kıyısı boyunca, Kızılırmak’ın ve Yeşilırmak’ın üzerindeki 4 baraj gölünde, Kızılırmak, Yeşilırmak ve Terme Çayının denize ulaştığı bölgelerde oluşmuş çok sayıda delta göllerinde, Ladik Gölünde ve İlde yer alan birçok gölette olta ile balık avcılığı yapılmaktadır.
Hava Sporları: Samsun’da sportif havancılık faaliyeti gösteren bir kulüp mevcuttur. Bu kulüp yamaç paraşütçüsü, motorlu uçak pilotu, paraşütçü, planörcü, yelken kanat pilotu, motorlu paraşütçü yetiştirmektedir.
Ne Yenir?
Samsun’un beslenme biçiminde mısır, lahana ve kuru fasulye ağırlık kazanmaktadır. Etli, pirinçli ve hamurlu yiyecekler yaygındır. Kaz, tavuk, ördek gibi kümes hayvanları geleneksel beslenmede önemli bir yer tutar. Lorgon, Kırçan, Kaldırayak, Madımak, Nünük gibi bitkilerden kavurma ya da çorba yapılır.
Yöreye ait yemekler arasında Tir (Kaz Yufkası), Yer Pancarı (Yazı Pancarı), Mısır Çorbası, Yoğurtlu Çorba, Mercimekli Bulgur Pilavı, Keşkek, Karalahana Çorbası, Hamsili Ekmek, Hamsili Pilav (İli Pilav) ve Kocakarı Gerdanı (Burma) sayılabilir.
Ne Alınır?
İlde bez dokumacılığı yakın tarihe kadar yaygın bir el sanatıydı. Kalın dokunan keten bezleri, orak gömleği, dış giyimlik veya örtü bezi yapımında kullanılmaktadır. Dağ köylerinde yünlü dokumalar, Havza ilçesine bağlı köylerde pamuktan gömleklik, yünden kazak, denilen şalvar dokumalar bilinen el sanatları arasında yer alır.
Yapmadan Dönme...
Samsun Arkeoloji ve Etnografya Müzesini görmeden,
Amisos Hazinelerini görmeden,
Ladik Hamamayağı Kaplıcalarına gitmeden,
Onur Anıtı; 19 Mayıs 1919′da Atatürk’ün Kurtuluş Savaşımızı başlatmak üzere Samsun’a çıkışını sembolize eden bronz heykeli görmeden,
Kurupelit mevkiindeki lokantalarda Samsun pidesi ile turşu kavurması yemeden, Kaymaklı Bafra Lokumunu tatmadan,
Ladik Gölü’nde bulunan tahta balığını ve turna balığını yemeden…
Dönmeyin....
Ladik Gölü
Samsun’da gezilecek yerler listesinde bulunan Ladik Gölü, Karadeniz’in enfes yeşili ve doğasının en nadide örneklerinden birisi. Güzel bir hafta sonu geçirip kafa dinlemek isteyen ya da balık tutmak isteyenler için Samsun’daki en doğru adreslerden birisi olacaktır.
Amisos Tepesi
Eski çağlardaki uygarlıklardan kalma bir yer. Çok güzel bir çevre düzenlemesi ile tarihi mezarları gezebilirsiniz. Tatil için Samsun'a gelirseniz ve Amisos ' a çıkarsanız orada yemek yiyebileceğiniz bir Cafe-restaurantı var. Yiyecek olaraksa oldukça çeşitli. Burada Türk bayrağının olduğu küçük bir tepeye çıkarak Samsunu görebilirsiniz. Şehrin apartmanlarla dolu, kimine göre kötü olan havasından kurtularak tek katlı, şirin evlerin arasına, bu güzel manzaranın üstüne geçebilirsiniz.
SAMSUN KALESİ
138 yıl sonra ortaya çıktı
Samsun unun kökenini oluşturan ve 1192 yılında Danişmentliler döneminde inşa edilen tarihi Samsun Kalesinin surları,138 yıl sonra ortaya çıktı.Samsun´da var olduğu söylenen ve akıbeti merak edilen tarihi Samsun Kalesi´nin surları, Büyükşehir Belediyesi´nin Büyük Camii etrafında yaptığı çalışmalar sırasında ortaya çıktı. Danişmentliler tarafından yapılan ve deniz kıyısında bulunan tek kale olma özelliğini taşıyan tarihi kale, 2´nci Meşrutiyet döneminde tamamen kaybolmuştu.Büyükşehir Belediyesi´nin Büyük Cami çevresinde yaptığı çalışmalar sırasında ortaya çıkan kale surları koruma altına alınırken, tarihçi Baki Sarısakal, kaleye ait sınırların bugünkü Saathane Meydanı´ndan Bedestan´a, deniz kıyısında ise Ziraat Bankası Özel İşlem Merkezi´nin bulunduğu arsadan Büyük Cami´nin ilerisinde yer alan Maarif Kıraathanesi´ne kadar uzandığını açıkladı.
Samsun Hayvanat Bahçesi
Sevgipark'ın yanında, 22 dönümlük bir arazi üzerinde kurulu olan Karadeniz Bölgesi'nin en büyük hayvanat bahçesini bu hafta sonu yaklaşık 3 bin kişinin ziyaret ettiği bildirildi. Puma, maymun, deve, devekuşu, sülün ve ördek cinsleri, kuğu, tavus kuşları, geyik, keçi, tilki, ayı, midilli atı, kaz, ördek ve köpek bulunan hayvanat bahçesine son olarak iki adet aslan getirilmiştir.
Teleferik Keyfi
Samsun'da Batıpark ile Baruthane Tümülüsleri arasında kurulan olan teleferik gidiş ve geliş olmak üzere 6'şar kişilik 2 gondol bulunuyor ve teleferik 323 metre uzunluğunda, ileride gondol sayısı 6'ya çıkabilecek, 3 gidiş–3 gelişi taşıyabilecek kapasitede.
Baruthane Tümülüslerinin bulunduğu 30 dönümlük yer hem yeşil alan hem de arkeolojik müze olarak düzenleniyor. Tümülüslerde Büyükşehir Belediyesi tarafından yaptırılan kazı sonrası ortaya çıkarılan kral mezarları düzenleniyor ve arkeolojik müze olarak turizmin hizmetine sunulmaya başlanacak. Baruthane Tümülüslerinin en büyük özelliği bulunduğu yerin muhteşem bir manzarasının olması. Buradan hem denizi hem de Atakum'u ve şehrin bir bölümünü izleyebiliyorsunuz. Samsun'da ilk olan teleferik ile insanlar, Tümülüslerin bulunduğu yere rahat bir şekilde ulaşabilecek. Asıl amaç ise buradaki arkeolojik müzeye turistleri çekmektedir.
Arkeoloji ve Etnografya Müzesi
Arkeoloji ve Etnografya Müzesi
Samsun ‘da bulunan Arkeoloji ve Etnografya Müzesi eski fuar alanı içerisinde yer almaktadır. Müze 19 Mayıs 1981 yılında ziyarete açılmıştır. İlk aşamada Vilayet Eski Müzesi eserlerinin kullanılmasıyla oluşturulmuştur. Orta salon ve simetrik olarak yapılmış iki yan salondan ibarettir.
Orta salonda antik Amisos kentinde ortaya çıkarılan mozaik teşhir edilmektedir. En ilgi çekici özelliği mozaik taban üzerinde, çeşitli mitolojik sahnelerin simetrik olarak işlenmiş olmasıdır. Dört köşede mevsimleri simgeleyen portreler ortada Tethys ‘in oğlu Achilleus ‘u Truva Savaşına uğurlama sahnesi, diğer bölümlerde Tritonlarla Nereidlerin denizdeki mücadeleleri ve kurban sahnesi, ayrıca çeşitli geometrik ve bitkisel motifler yer almaktadır. Benzeri Antakya müzesinde bulunan ve M.Ö. 2.yy. tarihlenen mevsimler mozaiği ile aynı form özelliğindedir. Orta salonun bir bölümünde ise Klasik, Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu; Osmanlı ve Cumhuriyet dönemine ait sikkeler teşhir edilmektedir.
Orta salonun sağ tarafında yer alan salonda özellikle Samsun çevresinde ele geçirilen Kalkolitik, İlk tunç, Hitit, Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerine ait eserlerin kronolojik olarak sergilendiği görülmektedir.
İlimiz Bafra İlçesi İkiztepe Köyünde bulunan İkiztepe Höyüğünde belli bir sistem içerisinde yapılan arkeolojik kazılar neticesinde ele geçirilen Kalkolitik, İlk Tunç ve Hitit çağlarına ait olan bronz, kemik taş ve pişmiş toprak eserler çok önemlidir. Bunların yanında İlk Tunç çağına (M.Ö. 3.binyıl) tarihlenen ameliyatlı kafatasları ilgi çekicidir. Orjinali M.Ö.5 yüzyıla ait olan, M.S.2 yüzyıl kopyası bronz çıplak erkek heykeli müzenin en gözde eserlerinden biridir.
Diğer yan salonda ise Samsun ve çevresinden müzeye kazandırılmış olan etnografik özelliği bulunan eserler, cepkenler, para ve saat keseleri, bindallılar, peşkirler, el yazması Kur ‘anlar, mutfak eşyaları, silahlar, halı ve kilim gibi eserler bulunmaktadır.
Samsun Arkeoloji ve Etnografya müzesinde Amisos hazineleri için hazırlanmış bölüm ziyaretçilerin en çok ilgi gösterdiği yer olarak dikkati çekmektedir.
Müzenin bahçesinde Klasik, Roma ve Osmanlı dönemlerine ait eserler sergilenmektedir
Gazi Müzesi
Gazi Müzesi Atatürk'ün 19 Mayıs 1919'da Samsun'a geldiği zaman kalmış olduğu mıntıka Palas Otelidir. Müzeye dönüştürülen Otelde Atatürk'ün kullanmış olduğu eşyalar ve fotoğraflar sergilenmektedir. 2006 Yılında Rotary Kulübünce restore edilmiş ve Atatürk Müzesiyle birleştirildikten sonra Atatürk Müzesindeki eserler ile Atatürk ve arkadaşlarına ait Prof. Dr Yılmaz Büyükerşen tarafından yapılan18 balmumu heykel buraya taşınmıştır.
İlkadım Anıtı
1981–1982 yılları arasında Heykeltıraş Hakkı Atamalı tarafından yapılmıştır. Atatürk’ün doğumunun 100.yılında Samsun halkı tarafından yaptırılan bu anıtın öndeki üçlü figürü, Atatürk ve beraberindekilerin Samsun’a ilk ayak basışlarını simgelerken Kurtuluş Mücadelesinin buradan başlatıldığını ifade etmektedir.
Atatürk Anıtı
Atatürk Anıtı
1928–1938 yılları arasında Avusturyalı Heykeltıraş Heinz Kreppel tarafından yapılmıştır. 19 Mayıs 1919’un anısına yaptırılan bu anıtın kaidesinin dört bir tarafında Milli Mücadeleyi vurgulayan figürler mevcuttur. İlimizin amblemi haline gelen bu anıt Dünyada ikincidir.
İkiztepe Ören Yeri
Samsun tarihi eserleri başlıca İkiztepe Ören Yeri Kızılırmak'ın denize döküldüğü yerde iki büyük, iki küçük tepeden oluşur.İkiztepe Hint-Avrupa kökenli Anadolulu bir halkın yaşadığı İÖ 3200 lerde başlayan ve 2100 lere kadar kesintisiz 1100 yıllık zaman dilimi içinde sürekli yaşanmış bir İlk Tunç Çağı yerleşmesidir.
Kafkasya'dan Balkanlara kadar geniş bir alanda kültürel ve ticari ilişkiler kuran, arsenikli bakırdan silahlar ve dokuma kumaşlar üreten İkiztepeliler, 4 bin 500 yıl önce kafatası ameliyatı yapacak kadar da gelişkin tıp bilgisine sahiplerdi.Bafra ilçesinin 7 km. kuzeybatısında bulunmaktadır. Yüzey araştırmalarında Eski Tunç Çağı ile Erken Hitit dönemi yerleşimleri olduğu anlaşılmıştır.İkiztepe'yi oluşturan yükseltiler dört gruba ayrılmıştır. İkinci katta, Tunç Çağı yapı kalıntıları ve erken Hitit dönemine tarihlenen çok sayıda gömüt bulunmuştur.Tunç yüzük, bilezik, zıpkın, mızrak ucu, metal gereçler, kemik iğne ve bizler ölü armağanı olarak bırakılmıştır. Bu armağanlar, çark yapımı seramikler, kırmızı renkli kadehler, gaga ağızlı testiler ve küplerden oluşmaktadır.İkiztepe II'nin Tunç Çağı seramik buluntuları, deniz kabuğu ve bitki katkılı kaplar ilgi çekicidir.
Bandırma Vapuru Müzesi
Büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ü 9.Ordu Müfettişi (Mirliva) olarak kurmayları ile birlikte İstanbul’dan Samsun’a getiren Bandırma Vapuru Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti'ne giden yolda çok önemli bir görev yaparak tarihteki yerini almıştır. 07.02.2005 tarihinde Samsun Valiliği il genel meclisinin kararıyla kullanım hakkı ve işletmeciliği Samsun Büyükşehir Belediyesine devredilmiştir. Gemi restore edilerek müze olarak turizme kazandırılmıştır.
Bafra Aşarkale ve Kaya Mezarları
Kaledoruğu Höyüğü:
Kavak ilçesinde bulunan höyükte, Eski Tunç Çağı buluntuları 1940-1942 yıllarında yapılan kazılar sonucu günı şığına çıkarılmıştır. Gömütle ölülerin düzeltilmiş toprak üstüne cenin pozisyonunda yatırıldığı dikkati çekmektedir. Ölü armağanları arasında el yapımı siyah, kırmızı, kahverengi, yivli (kazıma çizgili) kaplar, yassı balta, hançer, kemik biz ve ağırşaklar bulunmuştur.
Lerdüge Tümülüsleri:
Havza ilçesinin 21 km. doğusunda Lerdüge döneminde beş tümülüs saptanmıştır. 1946 yılında başlatılan çalışmalarda çıkan buluntular Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi’ndedir. 4 no’lu tümülüsün buluntularından ve mimari tekniğinden M.Ö. 1-M.S. 2. yüzyıl arasında kullanıldığı anlaşılmaktadır. Demir kenetlerle bağlanmış taş kapaktan oluşan girişten, tonoz örtülü dromosa (geçit) ve küçük bir kapıdan gömüt odasına girilmektedir. Kesme taştan tonoz örtülü gömüt odasının duvarları insan ve hayvan betimleri ile süslenmiştir. Betimler, bitkisel ve geometrik motiflerle çevrilidir. Altın süs gereçleri, tunç kandiller, çeşitli büyüklükte şişeler, tümülüste bulunan eşyalardır.
Kızılırmak Deltası(Balık Gölleri)
İlçe sınırları içerisinde bulunan Kızılırmak’ın binlerce yıl Anadolu’dan sürükleyip getirdiği sedimenlerle oluşturduğu bereketli deltasında aynı zamanda ülkemizin en önemli sulak alan eko sistemlerinden biri olan Bafra Balık Gölleri de bulunur. Kızılırmak deltası, barındırdığı canlı türlerinin çeşitliliği; canlılar için zengin yaşam alanları bulundurması ve halen bozulmamış olan doğal yapısı ile ülkemizin uluslararası öneme sahip ender sulak alanlarından biridir. Deltadaki kuş türlerinin çeşitliliği ve sayıları eko sistemin canlılar için ne denli zengin ve sağlıklı olduğunu gösterir. Karadeniz’i cephe göçü ile aşan küçük ötücüler ve su kuşlarının yanı sıra yırtıcılar, leylekler, turnalar ve balıklar için de, delta son derece önemli bir beslenme ve konaklama alanıdır.